Küçük Bir Rica - A Simple Favor (2018)
Yönetmen: Paul Feig
Yıldızlar: Anna Kendrick, Blake Lively, Henry Golding
Bence: Küçük Bir Rica, başlangıç kurulumunda bildik Hollywood sineması denklemlerinden birini kullanmış: Nazik, akıllı, hoş ama yaşadığı bir olayla kendi kabuğuna çekilmiş ve yalnızlaşmış, naif bir merkez karakter, eksikliğini duyduğu her karakter özelliğine sahip, yırtık ama uyumsuz bir en iyi arkadaş edinir - bu tezattan hem mizah hem film için yakıt çıkar… Arkadaşının ittirmesi ve zaman zaman zorlamasıyla gömüldüğü konfor alnından sökülerek kurtulur ve yeni arkadaşlar zıtlıklar içinde birbirlerinin yaralarına merhem olurlar. Bir Küçük Rica, bu bildik romantizm soslu kız-kardeşlik (sis-romance) hikayesi ile başlıyor ama bu kanalla yetinmiyor; bir süre türün alışıldık dinamiklerini kullanarak - eğlenceyi kaldıran tonunun da yardımıyla- hikayeyi geliştiriyor, sonrasında başka türlere bulaşıyor.
Kardeşini ve kocasını aynı kazada kaybetmesinin ardından hayatını oğlunun üzerine kuran ve annelik-yemek-ev hayatı ipuçları veren video blogu ile ilgilenerek, sakin ve mazbut bir yaşam sürdüren merkez karakter Stephanie’yi Anna Kendrick canlandırırken, Stephanie’nin zıttı-yeni arkadaşı Emily karakterine Blake Lively hayat veriyor. Hem büyük oynayıp hem inandırıcı ve etkili olabilmenin harika bir örneğini veren Anna Kendrick ilk yarı boyunca filmi taşıyor. Kendini çok açık etmeden bir çorap örüldüğünü belli eden hikayesi, mizahi tonu ve bir an için gevşemeyen temposu, Kendrick ve Lively’nin sinerjik kimyası ile ilk yarıyı dolu ve güçlü...
Derken ikinci yarıya geliyoruz… İlk yarı boyunca kurulan yay maalesef hikayeyi fırlatacağına kopuyor ve hikaye adım adım dağılıyor. Film yürümeyi, konuşmayı, seyirciyle ilişkisini bir kenara bırakıp, sırtına ilk yarı boyunca yüklediklerini taşıyamadığından dönüp sadece kendini anlatıyor: Hikaye bağlanamayınca; Deus Ex Machina çözümlerden kaçabilmek için büyük çaba sarf ediyor ve zamanını boşa harcıyor. Hikayeyi tutmaya çabalarken izleyici üzerindeki etkisini de kaybediyor.
Tabuta son çivi olarak; bir yandan anlatım bozulurken, hikaye ileri değil geriye bakarken, bir yandan da karakterler birbirlerine benzemeye, birbirleri içinde erimeye başlıyor. Karakter ikililerinin kurduğu motorlar, bu aynılık içinde boğuluyorlar. Film sonunda kendisini bir sona bağlama derdine düşüyor. Filmin ilk yarıda biriktirdiklerinin tamamını heba ediyor.
Burada suçlunun da adını koyalım: İşaret parmaklarını senaryoya çevirip çözmediği sorunlarıyla filmi zor durumda bıraktığını söyleyebiliriz. Yönetmenliğin de bu senaryodan çalışan hiçbir araç üretemediğini söylemek gerekir.
Puan:
Puanlama, 10 üzerinden yapılmıştır ve tamamen kişisel tercihlere dayanmaktadır. Notun belirlenmesi için kullanılan kriterler tamamen keyfi bir biçimde oluşturulmuş ve bu kriterlerin ağırlıklandırılmasında da benzer bir metodoloji kullanılmıştır. Notlar nümerik değil, kategoriktir.
Siz ne Düşünüyorsunuz? Filmle ilgili tartışma sayfasına ulaşmak için tıklayınız.
Çok seslilik her zaman daha iyi!