Maymunlar Cehennemi: Savaş - War for the Planet Apes (2017)
Yönetmen: Matt Reeves
Yıldızlar: Andy Serkis, Woody Harrelson, Steve
Bence: CGI (Bilgisayar Üretimi Görüntü) işine ve Andy Serkis'in başka bir türü (maymunu) canlandırmak gibi büyük bir işin altından kalktığı performansına diyecek yok. Ancak Filmin cebindeki tüm oyunlar eski:
- 90'lar macera filmleri şablonundaki doğru olan her şeyin, azmin ve fedakarlığın sembolü ana-kahramanın ( Amerikalı, genç, erkek) yerine yine tüm bu payeleri omuzunda taşıyan bir maymun; aynı şablondan esas oğlanın (maymunun) harcanabilir/sırayla ölerek duygusal anlar yaratacak maiyeti ve "öteki" olarak Rusların yerini alan zalim-kendinden olana bile acımayan ve güvenilmez insan ırkı
- Hollywood filmi olmanın bedeli oraya buraya tıkıştırılan 3. kalite mizah (dürbüne tersten bakıp "Ne küçük gözüküyorlar" deme esprisi var, yapım sırasında kimse bu çok eski dememiş)
- İç bunaltıcı bir muhafazakar ton...
Filmin adı da yanıltıcı; "Savaş" kader tayin eden savaşlara değil de daha çok eski mısırdaki Göç-Exodus hikayesine ve ABD'deki iç savaş öncesi kölelik dönemine kök salıyor. Tüm bu zayıflıklarına rağmen "insanlar olarak başka bir türe kaybettiğimiz dünya hakimiyeti" hikayesinin bugünün yapısı içinde tarihsel bir albenisi var. Albeninin kaynağı insanlığa olan kızgınlığımız. Aydınlanmayı ve modernizmi ağır yaralayan birbirimize yaptıklarımızdı - özellikle 1. ve 2. Dünya Savaşları. Bugünün ruhu, birbirimize yaptıklarımıza üzerine bir de gezegene ve daha aşağı bilinç seviyesindekilere (hayvanlara) yaptıklarımızı ekledi-kendi türümüze sevgimiz, güvenimiz daha da azaldı. İşte bu yüzden, filmin insanlığa vurduğu tokatlar yürek soğutuyor.
Puan:
Puanlama, 10 üzerinden yapılmıştır ve tamamen kişisel tercihlere dayanmaktadır. Notun belirlenmesi için belirlenen kriterler tamamen keyfi bir biçimde oluşturulmuş ve bu kriterlerin ağırlıklandırılmasında da benzer bir metodoloji kullanılmıştır.
Fragman
Bonus:
İstanbul'un maymunlarına ne oldu? Yazı için tıklayınız. kaynak:www.evrimagaci.com
"Tüm hikaye bu dini bütün mollanın Fatih Camii’nde verdiği bir Cuma vaazıyla başlıyor, molla, ateşli bir konuşmayla 'kadınların bu maymunları fena işlerde kullandığını' anlatıyor. Cuma çıkışı kızgın kalabalık önde bizim molla, Azapkapı ve Galata’daki maymun satıcılarını basıyor. Tarihçiler o günü 'İstanbul’da dalında maymun sallanmayan tek bir ağaç kalmadı.' diye anlatır. Molla, yakalanan maymunları kendi elleriyle asıyor, iri maymunlar için ayrı idam sehpası hazırlıyor. İstanbul’un maymunlarının hikayesi maalesef bu şekilde sona eriyor, yapılan katliama tanık olan halk o günden sonra mollaya 'maymunkeş' lakabını takıyor. Tarihçiler, Maymunkeş Abdülkerim Efendi’nin vefatında birçok hayvansever İstanbullu’nun kutlamalar yaptığından bahseder."