Klasik Romanlar: Yaşayan Tecrübeler
Bugünün sanatçıları dünde kalanların kurduğu kültür ikliminde filiz verdiler; bugünün üretimi de dün yaratılanların üzerinde yükseldi. Bugün içinde dünü eriterek; bugünün fikirleri yapı malzemesi olarak dünün fikirlerini kullanarak oluştu. İnsan doğası ve organizasyonu gereği güncel kültür dayandığı geçmişi de içinde taşıyor. Yani zaman kaybolmuyor; dün olan bugün olanın içinde yaşamaya devam ediyor. O zaman güncel edebiyat neden yetmiyor ki bize? Klasikler neden hala değerli?
· Klasikler, yeniliklerin kültüre tutunabildiği dönemden süzülen en iyilerdir: Bugünün her alanda artan sürati, bilgi iletim kanallarının yüksek debisi, tüketim toplumun getirdiği oburluk gibi bugüne dair yapısal karakteristik özellikler ve eğilimler günümüz kültürel ortamını daimi bir veri ve “yeni” seline boğdu. Pek çok değerli “yeni” kök salamadan, kültüre tutunacak kadar derinleşemeden üstüne yığılan “daha yenilerin” altıda ezilip boğuluyor. Bu hızın ve maymun iştahının içinde sabra ve kuluçkaya ihtiyacı olanlar yaşayamıyor.
· Klasikler, görsel iletişim araçlarının hükmü başlamadan, yazının saltanatının sürdüğü zamanların ürünüdürler.
· Klasikler, bugünü hiyerarşide yukarıya koyan ilerlemeci yaklaşımların kibrini kırarlar.
· Klasikler, her dönemin kendine has düşünce biçimleri, vizyonu ve perspektifi olduğunu göstererek yaşadığımız dönemin düşünce kalıplarına sıkışmamızı engellerler.
Kaynak: sabitfikir Kasım 2018, Kararsız Okur-idefix